08.12.2025
Boşluğa Düşmeyin: Korkuluk Kullanın ve Güvenle Çalışın.
İnşaat iş yerlerinde yaşanan iş kazaları içerisinde düşmeye bağlı ölümlerin son derece yaygın olması, yüksekte yapılacak çalışmalarda alınacak tedbirlerin çok daha dikkatli ve öncelikli şekilde planlanmasını zorunlu kılmaktadır.
Yüksekten düşme şeklinde iş kazaları, seviye farkı sebebiyle oluşan çarpmanın da etkisiyle, ağır sonuçlar doğurmakta ve özellikle doğası gereği yüksekte çalışmayı gerekli kılan faaliyetlerin yoğun olduğu inşaat iş yerlerinde her yıl çok sayıda çalışanın hayatını kaybetmesine yol açmaktadır. Dolayısıyla iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı yüksekte çalışma konusunda ciddi tedbirler alınmasını zorunlu kılmakta ve güvenli çalışmaya yönelik asgari şartları detaylı şekilde hüküm altına almaktadır.

Yüksekte güvenli çalışmaya yönelik mevzuat içerisinde en kapsayıcı düzenleme, 5/10/2013 tarihli ve 28786 Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 'Yapı İşlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği'dir. İlgili yönetmeliğin Ek-4 bölümünde; yüksekte çalışma, “seviye farkı bulunan ve düşme sonucu yaralanma ihtimalinin oluşabileceği her türlü alanda yapılan çalışma” olarak tanımlanmakta, rakamsal bir sınırlamaya gidilmeyerek risk değerlendirmesi anlayışı ile uyumlu ve işe özgü bir değerlendirme yaklaşımının benimsendiği görülmektedir.
Yapı İşlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği, yüksekte yapılacak çalışmaların önceden planlanması ve organize edilmesini zorunlu kılmakta ve ayrıca alınacak tedbirlerin belirlenmesi noktasında belirli önceliklerin olduğunu belirtmektedir. Yönetmeliğin ilgili hükmü; "Çalışma yerlerinde çalışanların güvenliği öncelikle, güvenli korkuluklar, düşmeyi önleyici platformlar, bariyerler, kapaklar, çalışma iskeleleri, güvenlik ağları veya hava yastıkları gibi toplu koruma tedbirleri ile sağlanır." şeklindedir. Bu noktada toplu koruma tedbirlerine mutlak bir öncelik verildiği aşikardır. Konuyla bağlantılı diğer bir maddesinde ise; "Toplu koruma tedbirlerinin düşme riskini tamamen ortadan kaldıramadığı, uygulanmasının mümkün olmadığı, daha büyük tehlike doğurabileceği, geçici olarak kaldırılmasının gerektiği hallerde, yapılan işlerin özelliğine uygun ankraj noktaları veya yaşam hatları oluşturularak tam vücut kemer sistemleri veya benzeri güvenlik sistemlerinin kullanılması sağlanır." hükmü yer almaktadır.
Toplu koruma tedbirlerine dair öncelikli unsurlar arasında belirtilen 'güvenli korkuluklar' ise üzerinde önemle durulması gereken güvenlik ekipmanlarının başında gelmektedir. Yapı İşlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği, bu kritik ekipman ile ilgili olarak Ek-5 bölümünde 'B) Geçici Kenar Koruma Sistemleri (Korkuluk Sistemleri) için Asgari Şartlar' şeklinde kapsamlı bir başlık içermektedir (Bknz Ek-5).

İlgili bölümde; yapı işlerinde TS EN 13374 standardına uygunluk belgesi olan geçici kenar koruma sistemleri kullanımı zorunlu tutulmakta ve bu sistemlerin yüksekten düşme riskinin bulunduğu;
a) Kat döşeme kenarlarının çevresinde,
b) Asansör, merdiven, baca, şaft, aydınlatma boşlukları gibi döşemelerde süreksizlik meydana getiren boşlukların çevresinde,
c) Yapı elemanları arasında süreksizlik meydana getiren pencere ve benzeri boşluklarda,
ç) Kat merdiveni kenarlarında,
d) Çatı kenarlarında ve özellikle çatılarda bulunan kırılgan yüzeylerin çevresinde,
e) Kalıp çalışmalarında (perde, kolon, tabliye imalatı vb.) çalışma alanının çevresinde,
f) Seviye farkı bulunan, uygulanabilir diğer çalışma alanlarında
kullanılmasının gerektiği belirtilmektedir.
İlgili sistemlerin kullanımının uygulanabilir olmadığı veya daha etkili bir toplu koruma tedbirinin uygulanmasının mümkün olduğu durumlarda ise düşmeye karşı korumanın diğer tedbirlerle sağlanacağı hüküm altına alınmaktadır. Dolayısıyla yüksekte güvenli çalışmanın etkin şekilde sağlanabilmesi adına ilgili hükümler çerçevesinde hareket edilmelidir.
Şubemiz tarafından gerçekleştirilen saha ziyaretlerinde ve çeşitli platformlar aracılığıyla iletilen soru ve görüşlerde düşmeye karşı alınacak tedbirlerin seçimi noktasında bazı yanlış uygulama ve kafa karışıklıklarının söz konusu olduğu görülmektedir. Bu noktada özellikle güvenlik ağı sistemlerinin, korkulukların alternatifi olarak değerlendirildiği tespit edilmiştir.
Yapı İşlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği'nin Ek-5 bölümünde yer alan 'D) Güvenlik Ağları için Asgari Şartlar' başlığı altında; "Güvenlik ağları; diğer tedbirlere ek bir tedbir olarak veya düşmenin önlenmesinin diğer tedbirlerle mümkün olmadığı çalışma alanlarında düşmeyi durdurucu toplu koruma tedbiri (düşme mesafesinin sınırlandırıldığı veya düşme sonucu oluşacak etkinin azaltıldığı tedbir) olarak kullanılır." hükmü bulunmaktadır.
Güvenlik ağları belirli koşullar altında kullanımı önem arz eden kritik bir tedbirdir ancak kontrol hiyerarşisi çerçevesinde düşmenin tamamen önlenmesi, düşmenin durdurulmasından her zaman daha önceliklidir. Metrelerce yükseklikten düşen bir çalışanın yalnızca fiziksel olarak değil, psikolojik ve travmatik açıdan da ciddi etkiler yaşayabileceği unutulmamalıdır. Ayrıca mevzuat gereği çalışma zemininden güvenlik ağına olan düşme yüksekliğinin 6 metreyi aşmaması gerekmekteyken saha uygulamalarında ağların bu kriterin oldukça altında seviyelere kurulması durumu daha da vahim hale getirmektedir. Muhtemel bir düşme sonucu ağın etkinliği azalmakta ve alınan tedbirin amacına ulaşması engellenmektedir. Dolayısıyla düşmenin durdurulmasına yönelik önlemler düşmenin önlenmesi yönelik tedbirlerinin yerine geçmemelidir. Konuyla ilgili daha fazla için sitemiz 'Yayınlar' bölümünde yer alan rehberimizden faydalanabilirsiniz.
Not: Korkuluk ve güvenlik ağı sistemleri standartlara uygunluk belgesine sahip olmalıdır. Konuya dair detaylar içeren haberimize buradan ulaşabilirsiniz.